Tekstili bıraktı, 40 kovanla başladığı arıcılık hikayesi tüm kadınlara ilham oldu

İstanbul’da dokuma işiyle uğraşan Derya Demircan, arıcılık konusuna merak sardı. Uzun mühlet arıcılık ve apiterapi konusunda eğitimler alan Demircan arıcılığı en düzgün nerede yapabileceği konusunda bölge arayışına girdi. Siirt’te Pervari, Bitlis’te Hizan, Artvin’de Macahel, Karadeniz’de Anzer, Çanakkale’de Kazdağları’nı karış karış gezen ve gittiği bölgelerden numune toplayan Derya Demircan, tahlil sonuçlarında Türkiye’nin prolin ve antioksidan kıymeti en yüksek balının Kazdağları’ndan çıktığını fark etti. Çiftliğini de bu nedenle Kazdağları eteklerindeki Bayramiç’e kurdu.

TARIM BAKANLIĞI’NIN PROJESİYLE BAŞLADI

Demircan’ın, “Köyüne dön projesi” kapsamında başladığı girişimcilik serüveni tüm bayanlara ilham oldu. Aile Yılı kapsamında Cumhurbaşkanlığı tarafından düzenlenen “Kadınlarla Yükselen Türkiye” temalı İftar programına katılan Demircan, girişimcilik öyküsünü tüm davetlilerle paylaştı. Demircan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Emine Erdoğan ve Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’a bayana verdiği takviyelerden ötürü teşekkür etti.

DEVLETİMİZE SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMİ SUNUYORUM

Demircan, “Kazdağları eteklerindeki çiftliğimizi satın alıp 2018 yılında Tarım Bakanlığı’mızın hazırladığı “Köyüne dön” projesi’ne başvurduk. Bakanlığın projesi sayesinde tabiatta yaşama hayalimi gerçekleştirmeye bir adım daha yaklaştım. 40 kovanla başladığım işte şu an 250 kovana ulaştım. Kazdağları’ndaki çiftliğimde Türkiye’nin antioksidan ve prolin derecesi en yüksek ballarını üretiyorum. “Bittim” dediğim yerde devletim başlangıcım oldu. Bana bu fırsatı sundu ve küçük bir maceradan gurur duyulacak bir muvaffakiyet kıssası doğdu. Bu öyküyü yazmama vesile olan devletime sonsuz şükranlarımı sunuyorum” dedi.

“KADIN VARSA GELECEK VAR”

Kadının toplumun en tesirli birleştirici ve kollayıcı ögesi olduğunu söyleyen Demircan, “Kadının içinde bulunmadığı hiçbir sosyo-kültürel hareket bugüne kadar başarılı olamadı. O yüzden bayan varsa demokrasi var, bayan varsa gelecek var, bayan varsa üretim var. Bayan varlığını, dar kalıplara sıkıştıran tüm klişeleri elimizin zıddıyla itmenin vakti geldi. Bayan, tarlayı sürerken de, çocuğu yetiştirirken de, aileyi idame ettirirken de, üretendir. Hayatın ağır yüklerini taşıyan, elinin emeğini gözünün ışığı ile birleştiren, küçük yüreğine koskoca sevgiler sığdıran, tüm bayanlarımızın kadınlar gününü kutlarım” dedi.

patronlardunyasi.com