Jaguar’ın Type 00 ile yeniden doğuş kararı satışları durdurdu

Dünya’dan Volkan Demirkuşak “Bildiğiniz Jaguar’a veda” başlıklı yazı kaleme alarak Jaguar’ın büsbütün elektrikli yeni modeli Type 00’ü inceledi.

İşte Demirkuşak’ın haberinin tamamı:

Miami için özel olarak üretilen Pembe Type 00 ile tüm dikkatleri çeken, toplumsal medyayı çalkalayan marka Paris Moda Haftası’nın de en ilgi çekeniydi. Mavi tasarımı gören 3 Türk gazeteciden biri olmanın talihiyle birlikte arabası yakından inceleme fırsatı da buldum.

İngiliz üretici Jaguar dünya otomotiv tarihinin mihenk taşı markalarından biri. Kuruluşundan bugüne kadar ürettiği arabalar, dizaynlarla birlikte sürüden ayrılan, kurucusunun “hiç bir şeyi kopyalama” prensibinden yola çıkan ve uğurda 1960’ların başında tanıttığı E Type ile tüm otomotiv sevenlerin düşlerini süsleyen bir marka, bir itibar sembolü

Barış Manço’dan da bilenlerimiz olacaktır efsane E-Type’ı. Pekala ya ondan sonra gelen modeller tıpkı başarıyı gösterebildi mi? Hayır. Marka tünelin sonundaki ışığın hiç de parlak olmadığını görüp bundan yaklaşık 4 yıl evvel özel bir projeye yöneldi. Markanın Genel Müdürü Rawdon Glover ile yaptığım röportajda da kelamlar ve telaffuz çok netti. “Hiçbir şeyi kopyalamadan, farklılaşarak, spektaküler bir araba üretmek için yola çıktık. 100 kişilik mühendis ve tasarım ekibi 3 başka tasarım stüdyosunda 2021’de birinci çizimler ve fikirle yola çıkmış. Dizaynın herkesi etkilemesinden fazla beğenenleri aşık etmesi amaçlanmış. Tasarım etabında 17 tane tam modelleme yapılmış, farklı renklerde. JEA olarak isimlendirilen orijinal bir tasarım ve üretim mimarisi geliştirilmiş ve bunu yalnızca Jaguar kullanacak. Platform büsbütün elektrikli. 15 dakikada 321 km menzil toplamda da 770 km’den fazla menzil sunacak olan Type 00, müşterilerin de markaya olan bakışını, ilgisini değiştirecek. Glover farklı ülkelerde müşterilerle görüştüklerini, yansıları aldıklarını söyledi.

Miami için özel olarak üretilen Pembe Type 00 ile tüm dikkatleri çeken, toplumsal medyayı çalkalayan marka Paris Moda Haftası’nın de en ilgi çekeniydi. Mavi tasarımı gören 3 Türk gazeteciden biri olmanın talihiyle birlikte arabası yakından inceleme fırsatı da buldum. Öncelikle her vakit dediğimiz üzere fotoğraflarla orjinal tasarım çok farklı, ben de birinci gördüğümde garipsemiş hatta biraz gülmüştüm. Bu dev GT’yi yakından görünce markanın ne yapmak istediğini anladım. İvmeyi aksine çevirmek, daha lükse ulaşmak, herkese hitap etmemek, sadeleşmek, farklılaşmak. Evet marka için baht modeli diyebiliriz. Sade iç tasarım, özel koltuklar, enine çizgiler, grafik stoplar, ince farlar, küçük direksiyon, açılır cam tavan, shooting brake hisli art tasarım farklı bagaj, 23 inçlik dev jantlar Pirelli lastikler aklımda birinci kalanlar. Nitekim şanslıydım.

JAGUAR 1 YIL SATMAYACAK

Bir nisan itibariyle Jaguar’ın Türkiye’deki satışları da duruyor. Type 00 piyasaya çıkana kadar artık satış listelerinde Jaguar olmayacak. SUV modeli de sordum Glover’a. Birinci model mutlaka 4 kapılı bir GT olacak. Farklı modeller de gelecek. Markayı pozisyonlama modeli Type 00. Farklı paydaşlıklar, işbirlikleri, özel yerlerde daima Jaguar olacak. Şahsileştirme özellikleri artacak, daha niş bir müşteri kitlesi hedeflenecek. Ferdî yorumuma gelecek olursak, epeyce etkilendim, tasarım beni şaşırttı, muhakkak ki hedef da buydu. Asla bir akaryakıtlı üretilmeyecek oluşu da yürekli bir karar. Bakalım gelecek yıl bu arabası kullanınca yorumumuz nasıl olacak. Ben gidiş yoluna, yüreğe hayran olan biriyim o yüzden de olumluyum.

BİR TASARIM USTASI KALAYCIOĞLU

Geçtiğimiz günlerde 1920’lerin formunda, ruhunda tasarlanan, üretilen bir centilmen yatı olarak isimlendirilen Larimar ile Kalamış Marina’dan seyre çıktım. MCE Yachts bünyesindeki altıncı tekne olan Larimar yeniden markanın sahibi Mahmut Can Eğerci’nin “Tanju Kalaycıoğlu” hayranlığıyla ortaya çıkmış. Türkiye’nin en kıymetli tekne tasarımcılarından biri olan ve Taka Yachts ile ülkemizde üretilen en kıymetli ünlü motoryatlara, yelkenlilere imza atan Kalaycıoğlu tıpkı pek çok denizci üzere Eğerci’nin de hayranlık duyduğu bir isim. Çocukluğu Suadiye’de geçen Kalaycıoğlu İstanbul vapurlarına da hayran Larimar’da da vapurlardan esinlenilen bacalar, aydınlatmalar var. Elle açılan sky roof cam tavan, ince ahşap işçilikler ve geçmişle bugünü buluşturan çokça ayrıntı tekrar Kalaycıoğlu’nun Larimar’a attığı imzalardan. Dışarıdan bakıldığında Mavi bordasıyla dikkat çekiyor, bacalar enfes gözüküyor. Çanlar, sekstantlar, ahşap oyma kabinler ve teknenin birinci sahibinden kalma yaklaşık 250 yıllık rejisör koltuğu. Türk denizciliğinin gelişimi, seyri açısından hoş bir değer. Yeni projeler konusunda da sıkı çalıştığını söyleyen Kalaycıoğlu bakalım Eğerci’nin istekleri doğrultusunda bir de İstanbul ruhuna uygun vapur tasarlayacak mı? Meraktayım.

TÜRKİYE’NİN SAATÇİLİĞE BAKIŞI GELİŞİYOR

Dünyanın en kıymetli yüksek saatçilik markalarından, komplikasyonlarıyla isminden kelam ettiren markası Jaeger-Lecoultre tekrar Türkiye’de. Rotap ile birlikte tekrar ülkemize dönen ve Nişantaşı’nda şık bir butik açan markanın CEO’su Jerome Lambert ile saatçilik, marka üzerine konuştuk. Öncelikle Türkiye’ye dönmekten burada olmaktan çok memnun olduğunu, Türk tüketicisini saat severini güzel tanıdığını söyleyen Lambert, markaya duyulan hürmet keyifli ediyor. Farklılık arayanlar, mevcut ve yeni müşterilere İstanbul’dan ulaşmak kıymetli dedi. Hem bayan hem de erkekte geniş bir koleksiyon markanın esaslı geçmişinin İstanbul’da düzgün bilindiğini hissettiğni söyleyen Lambert, yeniliklerle, klasikleri birleştirmeye devam edeceklerini ve Türkiye’de bileklerde çok daha fazla Jaeger görmeyi hedeflediklerini de lisana getirdi. Bilhassa Reverso ile önemli bir hayran kitlesi yarattıklarını söz eden Lambert, komplikasyonlar ile de yüksek saatçilikte markaya teşekkür edilecek crown üzere pek çok sistemi geliştiren marka olmaktan gurur duyduklarını tabir etti.

patronlardunyasi.com