125 yıl sonra Hicaz Demiryolu yeniden: İstanbul–Şam–Amman–Medine hattı için protokol imzalandı
Osmanlı İmparatoru Sultan 2. Abdülhamid’in hayata geçirdiği Hicaz Demiryolu projesi 125 yıl sonra yine canlandırılıyor. 1900 yılında İstanbul’dan Mekke ve Medine’ye süratli ve inançlı yolcu nakliyeciliği için üretimine başlanan ve 1908’de hizmete alınan Hicaz Demiryolu’na tekrar işlerlik kazandırılacak.
Sabah’tan Barış Şimşek’in haberine nazaran, Demiryolu sınırının yine inşası için Suriye, Türkiye ve Ürdün ortasında protokol imzalandı. İstanbul’dan başlayarak Suriye’nin başşehri Şam ve Ürdün’ün başşehri Amman’dan geçtikten sonra Medine’ye ulaşacak sınır ile hem hacı adaylarının ucuz ve inançlı ulaşımı hem de ülkeler ortası ticaretin geliştirilmesi hedefleniyor.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’na bağlı Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları’nın (TCDD) hamiliğinde Ürdün ve Şam demiryolu heyetleriyle Hicaz Demiryolu Çizgisi’nin tekrar üretim protokolü imzalandı. Osmanlı’nın vizyonu ve Abdülhamid Han’ın manevi hassasiyetinin örneklerini yansıtan sınır 125 yıl evvelki rotasında yine inşa edilecek.
İSTANBUL’DAN MEDİNE’YE
Birinci Dünya Savaşı sırasında Arap isyanı ve İngilizlerin bölgedeki faaliyetleri nedeniyle daima sabotajlara uğrayan Hicaz Demiryolu Sınırı, İngilizlerin kimi Arap kabilelerini para vaadiyle kandırarak demiryolu raylarını söktürmesi ile fonksiyonunu yitirdi. Bu ihanet sonrası Osmanlı İmparatorluğu bölgeden çekilmek zorunda kalırken, İngilizlerin oyununa gelip rayları söken kimi kabile mensupları daha sonra “Kendi dinine, kendi davasına ihanet eden, yarın bize de ihanet eder” denilerek bölge halkları tarafından kurşuna dizildi. Sınırın izlerine bugün hâlâ Ürdün ve Suudi Arabistan’da rastlamak mümkün.
SUUDİ ARABİSTAN İLE FARKLI PROTOKOL İMZALANACAK
Hicaz Demiryolu’nun inşasına, Sultan Abdülhamid’in tahta çıkışının 25. yıldönümüne denk gelen 1 Eylül 1900’de başlanırken, 3 ülke ortasındaki yeni imzalar da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla Eylül 2025’te yani 125 yıl sonra atılmış oldu. Bu ülkeler ortasında yüksek süratli tren teknolojisine sahip tek ülke olan Türkiye’de birtakım mevcut konvansiyonel tren sınırlarının da proje rotasına dahil edilmesi planlanırken, yaklaşık 3 bin 200 kilometre olan İstanbul-Mekke rotası kapsamında birinci etapta yaklaşık 1700 kilometrelik çizgi inşa edilmesinin planlandığı öğrenildi. Ürdün’den Medine’ye uzanacak kısım için ise Suudi Arabistan ile farklı bir protokol imzalanması hedefleniyor. Çizginin inşasına 2026 yılında başlanılması bekleniyor.
ABDÜLHAMİD HAN’DAN İNCE DÜŞÜNCE
Proje 1900 yılında Sultan 2. Abdülhamid’in talimatıyla başlatılırken, projenin birinci planlarından itibaren Medine-i Münevvere’ye özel bir hassasiyet gösterildi. Abdülhamid Han, Hz. Muhammed’in (SAV) kabrinin bulunduğu Ravza-i Mutahhara yakınlarında tren gürültüsünün rahatsızlık vermemesi için, “Rayların sesinden ruh,u Resulullah rahatsız olmasın. Medine üzerindeki tüm raylara gül kokulu keçeler döşeyin” talimatı verdi. Talimat sonrasında rayların altına keçe döşetildi.
İNANÇ VE TİCARET İÇİN KIYMETLİ BİR ROTA OLACAK
Abdülhamid Han devrinde 1464 kilometrelik Şam-Medine (Hicaz Demiryolu) çizgisi tamamlanırken, 450 kilometrelik Medine-Mekke kısmı ise bedevi atakları, emperyalistlerin siyasetleri nedeniyle bir türlü hayata geçirilemedi. Bugünkü konjonktürde bu çizginin önünde hiçbir mani bulunmadığı öğrenilirken, Amman’dan sonra Medine ve Mekke’ye kadar uzanacak sınırın hem Türkiye, Suriye ve Ürdün’deki hacı adaylarının ulaşımını kolaylaştırması hem de ülkeler ortasındaki ticari faaliyetleri artırması bekleniyor.
patronlardunyasi.com
