Alzheimer hastaları için ‘akıllı takip cihazı’ desteği 6 ilde başladı

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Davranış Nörolojisi ve Hareket Bozuklukları Bilim Kolu Dr. Öğr. Üyesi Erdi Şahin, “Dünya Alzheimer Günü” münasebetiyle yaptığı açıklamada, bu hastalığın 65 yaşından sonra beynin vakitle küçülmesiyle ortaya çıkan bir hastalık olduğunu söyledi.

Bunun birinci belirtilerinin de unutkanlık olduğunu ve hastalığın son yıllarda artış gösterdiğini lisana getiren Şahin, Türkiye’de şu an 700 bin Alzheimer hastası olduğunu kaydetti.

Türkiye Alzheimer Derneği Yönetim Kurulu Üyeliğini de yürüten Şahin, hastalığın evrelerine nazaran çeşitli gayret metotları ve planları olduğuna dikkati çekerek, “Alzheimer hastalığını erken, orta ve ileri olarak 3 evrede tanımlıyoruz. Türkiye Alzheimer Derneği olarak hem bu hastalık konusunda halkı, hasta yakınlarını ve hastaları bilgilendirme maksadı taşıyoruz hem de hastalarla ilgili ek projeler geliştiriyoruz.” diye konuştu.

Projenin temel maksadından birinin hastanın kaybolmasını önlemek olduğunu vurgulayan Şahin, erken cihanın son kademelerinde ve orta evrede sıklıkla navigasyonel fonksiyonların kötüleşmesiyle birlikte kaybolma üzere durumların ortaya çıktığının altını çizdi.

Şahin, bu etapta hasta yakınlarına bunun olabileceği bilgisini verdiklerini ve alınabilecek tedbirler konusunda çalıştıklarını, bunların başında da takip aygıtlarının geldiğini anlattı.

Yıllar evvel hastaların bulunmasına fayda sağlamak için dövme tekniğinin uygulandığını, bu tercih edilmeyince bir müddet de telefonlara yüklenen programların kullanıldığını anlatan Şahin, şarj sorunu ve hastaların daima telefonları yanında taşımaması nedeniyle bunun da çok fonksiyonel olmadığını söyledi.

Şahin, “Takip aygıtları şarj sorunu daha az olduğu için son yıllarda en tanınan prosedür. Çeşitli markaların, çeşitli telefonlara uyumlu aygıtları var. Bu aygıtları hastaların yanında taşıyabileceğine emin olunan rastgele bir cüzdan olur, telefonun gerisi olur yahut bileklik ile kolye yapılabilir. Bunu hastanın taşıması hedefleniyor. Hastalar kaybolma durumlarında bu tip aygıtlar aracılığıyla, GPS’le bulunması planlanıyor.” sözlerini kullandı.

Derneğin geliştirdiği “Alzheimer Yakınları İçin Risk İdaresi Eğitimi ve Akıllı Takip Aygıtı Desteği” projesinin temel emelinin bilgilendirme ve takip aygıtı temin etmek olduğunu ve İstanbul, Bursa, Denizli, Adana, Kayseri, Tunceli’de projeyi başlattıklarını belirten Şahin, şöyle devam etti:

“Bu projede, bilgilendirme ve takip dayanak aygıtlarını kullanma olarak iki temel gayemiz var. Türkiye’de şu ana kadar 6 kentte bu aygıtla ilgili toplantılarımızı da yaptık. Öteki şubelerimizin olduğu bölgelere de bu aygıtları gönderdik ve hastalığın eğitimleri konusunda bilgilendirdik. Altı vilayette yaptığımız toplantılarla hastalığın evreleri, hangi evrede kaybolma sorunuyla karşılaşılabileceği ve kaybolma üzere durumlar konusunda nasıl tedbirler alınabileceğine yönelik eğitimler verildi. Bu eğitimi biz hem hasta yakınlarına verdik hem bakımevlerinde hastayla uğraşan hemşire ile sağlık bakımcısı üzere bireylere verdik. Bu bilgilendirmeler sonrasında gittiğimiz yerlerde takip takviye aygıtları dağıtmaya başladık. Arkadaşlarımız giderken aygıtlarını da yanlarında götürdü. Bunları orada dağıtmaya başladılar. Gidemediğimiz vilayetlere de biz aygıtları gönderdik. Bu bilgilendirici toplantıları onlarla online olarak vermelerini sağladık.”

Dr. Öğr. Üyesi Erdi Şahin, hastaların tamamı için aygıtları temin etmenin sıkıntı olduğunu, bu nedenle de kimi hastaların aygıtı kendinin temin ettiğini lisana getirdi.

Bu şahısların dernekten de bilgi alabildiğini vurgulayan Şahin, “Hastalar kaybolduktan sonra neler yapılabilir konusuna ait AFAD ve AKUT çalışanlarını da bilgilendirerek onlarla eğitimler yaptık. Zira bizim hastalarımızın kaybolduğu vakit davranışları rastgele bir kaybolan insanlardan farklı olabiliyor. Bellekte sorunlar yaşayan beşerler genelde çok evvelden beri bildiği yerlere gitme eğiliminde olabiliyor. Bizim amacımız Türkiye geneline ulaşmak. Şubelerimizin olmadığı vilayetlerde de bilgilendirme toplantıları yapıyoruz, amacımız 81 vilayette bu bilgilendirme toplantılarını yapmak ve aygıt dayanağı sağlayabilmek.” dedi.

Şahin, takip aygıtının nasıl kullanıldığına ait şunları kaydetti:

“Bu aygıtlar boyut olarak çok küçük. Farklı telefon markaları için farklı aygıtlar kullanılabiliyor. Hastaların yakınlarının telefonlarına nazaran bunların dağıtımını yapıyoruz. Aygıtı açtıktan sonra evvel bir telefonla ilişkilerin kurulması gerekiyor. Kurulduktan sonra hastanın bu aygıtı taşıması kâfi oluyor. Yakınları, akıllı telefonlarından bu aygıtın pozisyonunu takip edebiliyor. Telefonun pili bittiğinde ulaşmak mümkün olmuyorken bu aygıtların şarjı 1 yıl yahut daha uzun vakit gidebiliyor. Bu da hastayı uzun mühlet takip etme imkanı sağlıyor. Hastanın kaybolduğu bir durum olduğunda yakını telefonundan uygulamaya girerek aygıtın nerede olduğunu tespit edebiliyor. Bu aygıtlar eski GPS aygıtlarına nazaran çok daha nokta atışı pozisyonlar verebiliyor.”

patronlardunyasi.com