Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı münasebetiyle bildiri yayımladı.
Mesajına milleti selamlayarak başlayan Erdoğan, başı rahmet, ortası mağfiret, sonu da azaptan kurtuluş olan bir ramazan ayını daha tamamlayarak kavuşulan mübarek Ramazan Bayramı’nı tebrik etti.
Erdoğan, Ramazan Bayramı’nın, ülke, millet, İslam dünyası ve tüm insanlık için huzura, felaha, iyiliğe, kardeşliğe vesile olması temennisinde bulunarak, “Rabbime, bizleri sıhhat ve afiyet içerisinde bir Ramazan Bayramı’na daha eriştirdiği için hamdüsenalar ediyorum.” sözünü kullandı.
“Maalesef, bu ramazan ayını da gönül coğrafyamızın farklı köşelerinde yaşanan zulümler, katliamlar, acılar sebebiyle yeniden buruk geçirdik.” diyen Erdoğan, bildirisinde şunları kaydetti:
“Bilhassa Gazze’de yaşanan soykırım, bir kesim vicdanı, ahlakı, izanı olan herkesin yüreğini parçalayacak imgelerle, daima daha vahim bir boyuta ulaşıyor. Türkiye olarak, bu vahşete karşı duruşumuzu net bir biçimde söz ediyor, yardımlarımızla kardeşlerimizin yaralarını sarmaya çalışıyoruz. Lakin, Batılı ülkeler başta olmak üzere, dünya bu zulme karşı fiilen harekete geçmedikçe, zalimlerin hamaseti ve cüreti artmakta, mazlumların feryatları arşa ulaşmaktadır. İnşallah önümüzdeki periyot, bu mevzuda tüm dünyada bir uyanışa vesile olur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başka yandan Suriye’de yaşanan, Türkiye’yi de yakından ilgilendiren gelişmeleri anbean takip ettiklerine ve gerekli önlemleri aldıklarına işaret ederek, “Suriye’nin toprak bütünlüğü ve milli birliği çerçevesinde atılan adımları sabote ederek, güney sınırlarımızdaki istikrarsızlığı sürdürmek isteyenlerin farkındayız ve inşallah hiçbirine müsaade etmeyeceğiz.” iletisini verdi.
“ÜLKEMİZİ 40 YILLIK KANLI VE KUVVETLİ BİR MUSİBETTEN BÜSBÜTÜN KURTARMIŞ OLACAĞIZ”
“Terörsüz Türkiye” adımına değinen Erdoğan, “Aynı formda, ‘Terörsüz Türkiye’ amacımız doğrultusunda başlattığımız çalışmaları, yol haritamıza uygun biçimde sürdürüyoruz. Devletimiz, davet yapılmasını sağlayarak üzerine düşeni yapmıştır. Artık sıra, örgütün davete amasız fakatsız uymasına gelmiştir.
Bu bahiste da sınırsız bir vakte ve tahammüle sahip değiliz. Daha fazla oyalanılmadan, örgütün kendini feshetmesini ve silahlarını büsbütün bırakmasını bekliyoruz. Global, bölgesel ve iç dinamiklerimiz bize, bu türlü bir sürecin muvaffakiyetle neticelenmesine, hiç olmadığı kadar uygun bir yer sunmaktadır. Bunu daima birlikte başardığımızda, ülkemizi 40 yıllık kanlı ve güçlü bir musibetten, inşallah büsbütün kurtarmış olacağız.” sözlerini kullandı.
Son iki yıldır gündemlerinin birinci sırasından asla düşürmedikleri bir öteki problemlerinin de zelzele bölgesinin ayağa kaldırılması olduğunu belirten Erdoğan, bildirisinde şunları aktardı:
“Depremin ikinci yıl dönümü vesilesiyle, 201 bin konutumuzun anahtarlarını hak sahiplerine teslim ettik. Yıl sonuna kadar bu sayısı, konut ve iş yeri olarak 453 bine çıkartmayı hedefliyoruz. Böylece, milletimize verdiğimiz sözleri harfiyen yerine getirerek, sarsıntının fiziki yıkımını tümüyle telafi ediyoruz.
Her birini rahmetle yad ettiğimiz kayıplarımızın anısı, elbette ebediyen yüreklerimizde yaşayacaktır. Kentlerimizi yine ayağa kaldırarak, bu büyük felaketle hayatları altüst olan vatandaşlarımıza yeni bir ufuk, yeni bir fırsat sunacağız. Rabbim ülkemizi ve milletimizi bu cins felaketlerden koruma eylesin, diyoruz.”
Deprem tehdidinin Marmara bölgesi başta olmak üzere, ülkenin pek çok yerinde hala en kıymetli problemleri olmaya devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hükümet olarak biz tüm planlamalarımızı ve hazırlıklarımızı yaptığımız halde, belediyelerin umursamazlığı sebebiyle dilek ettiğimiz süratte bir dönüşüm gerçekleştiremiyoruz.
Önümüzdeki devirde, gerekirse bu sorunu aşacak ek önlemlerle, İstanbul’u sarsıntıya hazırlama konusunda daha aktif adımlar atacağız.” tabirlerine yer verdi.
“YARGI SÜREÇLERİNİN ÜLKEMİZDE POLİTİZE EDİLEREK SULANDIRILMASINA KİMSE PRESTİJ ETMEMELİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bildirisini şöyle sürdürdü:
“Emniyet ve yargı güçlerimiz tarafından son periyotta yapılan operasyonlar, belediyelerden kaynaklanan gecikmelerin sebebini daha düzgün anlamamıza vesile olmuştur. Altyapısı ve üstyapısıyla İstanbul’a hizmet için tahsis edilen kaynakların şahsi ikbal hırsları ve şahsî ticari çıkarlar uğruna yağmalanması, bu kentin halkına yapılmış en büyük ihanettir.
Elbette her İstanbullunun kendisinin ve evlatlarının geleceğini, hayatını, güvenliğini, huzurunu çalanlardan hesap sorma hakkı vardır. Batı ülkelerinde ortaya çıktığında ‘Demokrasinin, hukuk devletinin, ahlaklı siyasetin ve prensipli idarenin gereği’ olarak alkışlanan yargı süreçlerinin, ülkemizde politize edilerek sulandırılmasına kimse prestij etmemelidir.”
Mesajında, “Yolsuzluk ve rüşvet çarkının üzerini örtmek için, kamu güvenliğini ve iktisadımızı maksat alacak kadar şuurunu kaybedenleri, ‘Türkiye’yi çökertirsek, iktidarı da çökertmiş oluruz.’ anlayışıyla hareket edenleri, aziz milletimizin ferasetine havale ediyoruz.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yargı sürecinde ortaya çıkacak yeni gelişmeleri de dikkate alarak, bu konuda gerçekçi, adil ve vicdanlı bir tutumla hayatına ve kentine sahip çıkacak her bir İstanbullu kardeşime şükranlarımı sunuyorum. Cumhurbaşkanı ve hükümet olarak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuz doğrultusunda ülkemizi her alanda hak ettiği düzeylere çıkarmak için kararlılıkla çalışmayı ve çaba etmeyi sürdüreceğiz.” tabirlerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, idari müsaadeyle 9 güne çıkardıkları bayram tatilinde yollara çıkan tüm vatandaşlarından, trafik kurallarına riayet etmelerini beklediğini belirterek, “Bir defa daha Ramazan Bayramı’nın gönüllerimize sekinet, kalplerimize sevgi, ülkemize huzur, mazlum coğrafyalara barış getirmesini diliyorum. Vatandaşlarımın her birini tekrar muhabbetle selamlıyorum. Bayramınız mübarek olsun. Kalın sağlıcakla.” sözleriyle iletisini tamamladı.
BAYRAM NAMAZINI BÜYÜK ÇAMLICA CAMİİ’NDE KILDI
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bayram namazını Büyük Çamlıca Camii’nde kıldı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın kıldırdığı namazda, Erdoğan vatandaşlarla saf tuttu.
Erdoğan, namazın akabinde Erbaş’ın irat ettiği hutbeyi dinledi.
Ardından, cemaate hitap eden Erdoğan, Erbaş’ın irat ettiği hutbede ve duada gereken her şeyi söylediğini belirterek, okunan ayetlerin müminler ortasında birlik ve beraberliğe vesile olmasını, Allah’ın bu birlik ve beraberlikten kendilerini ayırmamasını temenni ettiğini söyledi.
Erdoğan, “Bu yıl da yeniden harika, muazzam bir Ramazan-ı Şerif’i yaşadık. Bu ramazan aylarını yaşamayı bizlere nasip eylesin. Bizi birbirimizden ayırmasın.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütün bunlarla bir arada Filistin’de yaşananları görüyoruz, biliyoruz ve siyonist İsrail’i Rabbim ‘Kahhar’ ismi şerifi hürmetine kahru perişan eylesin. Daima birlikte inşallah oradaki yaşananları görerek, kendi içimizde bir olalım, iri olalım, canlı olalım, kardeş olalım. Rabbim bu birliğimizi daim eylesin.” sözlerini kullandı.
Erdoğan, şehitlere rahmet, gazilere şifa dileyip, herkesin bayramını tebrik etti.