Borsa yatırımcısının gözü 11 ve 15 Eylül’de

Hürriyet müellifi Zeynel Balcı, ‘Piyasalarda trafik sıkışık’ başlıklı bugünkü yazısında piyasalardaki son durumu kıymetlendirdi. İşte o köşe yazısı:

“Ajandası epeyce dolu olan eylül ayı siyasi gelişmelerin gölgesinde temkinli başladı. Mahkeme tarafından İstanbul CHP vilayet idaresine kayyum atanmasıyla siyaset tekrar fiyatlama konusu oldu. Borsa İstanbul’daki sert düşüş reaksiyon alımlarıyla karşılaşsa da kayıplar şimdi geri alınmış değil. Döviz kurlarında hafif üst hareket gözlenirken agresif bir yükseliş gözlenmedi. Bu görünümde TCMB’nin dövize satış istikametli müdahale ettiği istikametindeki haber akışlarını da dikkate almak gerekecek. Gösterge tahvil faizlerinde ise yükseliş vardı.

YÖN ARAYIŞI SÜRECİ

Siyasi gelişmelerin yanı sıra enflasyonun beklentilerin hafif üzerinde kalmasının TCMB faiz indirim beklentilerine muhtemel tesirleriyle yüzde 41 düzeyinin üzeri test edildi. 19 Mart sonrasını çağrıştıran birinci şok bu kademede çok fazla tahribata yol açmadı. Artık piyasalar 15 Eylül’deki CHP Kurultay davasını beklemeye başladı. Bu tarihe kadar taraf arayışıyla birlikte dalgalı ve baskılı bir piyasa görünümü olasıdır. BIST100 Endeksi’nde reaksiyon yükselişleri sonlu kalırken geri çekilmelerde tutunma uğraşı ve reaksiyon alım denemeleri görülebilir. Piyasaların istikamet bulabilmesi için 15 Eylül bir eşik olarak görülüyor.


GÖZLER FAİZ KARARINDA

Bu tarihten evvel öteki değerli gündem ise 11 Eylül’deki TCMB faiz kararı olacak. Siyasetteki son gelişmeler öncesi piyasalar olabilecek 300 baz puanlık indirimini fiyatlıyordu. Geçen hafta enflasyonun da beklentilerin üzerinde gelmesiyle bu beklenti zayıfladı. TÜFE’deki değişim ağustos ayında bir evvelki aya nazaran yüzde 2.04, bir evvelki yılın birebir ayına nazaran ise yüzde 32.95 artış olarak gerçekleşti. Aylık beklenti yüzde 1.7-1.8 civarındaydı. Enflasyonda beklentinin aşılması besin fiyatlarındaki artışa ve ilkbaharda yaşanan don olayına bağlandı. Enflasyon sonrası olay faiz indiriminin 300 baz puan biçiminde olmayacağı daha düşük oranda bir indirim olabileceği noktasına evrildi. Bankalara gelen alımlar piyasanın mümkün faiz indiriminin oranından çok sürecin devam etmesine olumlu bakacağı izlenimi verdi.

BEKLENTİLER DEĞİŞTİ

Bazı yabancı yatırım bankaları TCMB faiz indirim beklentilerini 200 baz puana revize ettiler. Bu beklenti iç finans çevrelerince de kabul görmeye başlandı. Gösterge tahvil faizindeki yükselişin sürmesi bu açıdan bir sinyal veriyor. Fakat faiz indiriminin devam edecek olmasının piyasalar üzerindeki siyasi baskıyı kırması sıkıntı. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan, enflasyon beklentilerinin bozulmasına müsaade vermeyeceğiz derken piyasadaki son gelişmelerin akabinde yatırımcıların faiz indirim varsayımlarını düşürmekte sabırsız davranmış olabileceklerini ima etti. Fiyatlama iktisat dışına çıkınca bu tıp beklenti kaymalarını olağan karşılamak gerekir. Gündem bu kadar dalgalı ve kaygan iken yatırım kararları almak kolay değil. Şimdilik piyasada inançlı limanlarda bekle gör havası hâkim. Belirsizliğin kalkması yahut azalması beklenecek. Bu kademede Borsa İstanbul’da temkinli görünüm korunuyor.

DIŞ PİYASALARDA DATA AKIŞI YOĞUN

Dış piyasalar cuma günü açıklanan ABD tarım dışı istihdam datalarına odaklandı. Beklenti 75 bin iken gerçekleşme 22 bin olarak açıklandı. Evvelki ay 73 bindi. Hafta içinde açıklanan öbür istihdam dataları de zayıf geldi. Beyaz Saray İktisat Danışmanı Hassett, “Tarım dışı istihdam bilgileri biraz hayal kırıklığı. Fed üyeleri daha yüksek bir faiz indirimini tartışacaklar” dedi. Aylardır Fed’e faiz indirim daveti yapan Trump da bu durumu pas geçmeyecektir. Fed Başkanı Powell’ı eleştirmek için fırsat kolluyor. Trump, bir Fed üyesini misyondan alması sonrası Fed’in bağımsızlığı konusunu tartışmaya açmıştı. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Lagarde ise bu durumu global iktisat için “tehlikeli” bulmuştu. İstihdam bilgileri iktisattaki sakinliğe işaret ederken Fed faiz indirim beklentilerini güçlendirdi.

GELİŞMELER ALTINA YARADI

Bu durum en çok altın fiyatlarına yaradı. Bilgi sonrası altın fiyatlarında yükseliş devam etti. Son günlerde bir ölçü kâr satışları kelam konusuydu. Gümüş de ivmesi daha zayıf olmakla birlikte altını takip etti. Dolarda zayıflama, ABD tahvil faizlerinde ise düşüş gözlendi. Dolar, Euro başta olmak üzere sterlin ve Japon yenine karşı paha kaybetti. Borsalardaki düşüşü ise ekonomik ativitedeki zayıflıkla izah etmek gerekecek. Fed faiz karaları için enflasyon ve istihdam datalarının yükü bilinen bir durum. Son devirde enflasyonda düşüşün durmasına karşılık istihdam bilgilerinde zayıflama ile “kötü data uygun piyasa” denklemi öne çıkmaya başladı. Lakin hala bu yıl için iki faiz indirim beklentisi kıymetli ölçüde korunuyor. ABD tarım dışı istihdam datalarının çok düşük gelmesiyle cılız da olsa ekim toplantısı için bir faiz indirimi mümkünlüğü dillendirilmeye başlandı. Piyasalar şimdiye kadar eylül ve aralık toplantılarını fiyatlama konusu yapmıştı. Ekim mümkünlüğü güçlenirse bunun olumlu yansımalarını borsalar ve altın fiyatları üzerinde görebiliriz.


PETROLDE GEVŞEME

Petrol fiyatları ise bugünkü OPEC+ toplantısını bekliyor. Toplantı için üretim artışı mümkünlüğünün seçenekler ortasında olduğuna dair haber akışları mevcut. Geçen hafta açıklanan ABD ham petrol stok artışı fiyatların gevşemesine neden oldu. Piyasa parametrelerine bakıldığında; ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4.08, Euro/dolar paritesi 1.1720, dolar endeksi 97.76, altının ons fiyatı 3.595 dolar, gümüş 40.98 dolar, brent petrol 65.54 düzeylerinde seyrediyor. Önümüzdeki hafta ağır bir bilgi akışı olacak. 8 Eylül Japonya büyümesi (GSYH), 10 Eylül Çin TÜFE, ABD ÜFE, 11 Eylül Avrupa Merkez Bankası faiz kararı, ABD TÜFE, 12 Eylül Almanya TÜFE ve İngiltere büyüme bilgileri (GSYH) yakından takip edilecek. ABD enflasyonu Fed faiz kararlarına tesirleri açısından ayrıyeten kıymetli olacak. Avrupa Merkez Bankası toplantısından ise faiz değişimi beklenmiyor. Avrupa Merkez Bankası uygulanan siyasetler ile enflasyon gayesine ulaşınca faiz indirimlerini durdurdu.

BORSA TAKVİYE ARAYIŞINDA

Borsada görülen düşüşle birlikte takviye ve istikrar arayışı öne çıkarken trend dayanağı korundu. Birinci takviyeler 10.670-10.600 düzeylerinde. Trend takviyesi olması açısından 10.600 daha değerli. Bu düzeye geri çekilmelerde reaksiyon alım denemeleri görülebilir. Lakin güç kazanması mümkünlüğü zayıf. 10.600 düzeyinin altında kalınması durumunda sonraki takviyeler 10.300 ve 10.000 düzeylerinde görülüyor. Üst istikametli hareketlenmelerde 11.000-11.100 birinci direnç noktaları. Reaksiyon çıkışının devamı ve güç kazanması için 11.100 düzeyinin geçilmesi gerekecek. Sonraki dirençler 11.330 ve 11.600 düzeylerinde bulunuyor. Satış baskısı süren endekste takviye noktalarında reaksiyon alım denemeleri görülse de satış baskısı korunabilir.

YABANCI SÜREÇLERİ MERAK EDİLİYOR

Son gelişmelerin nakdî istatistiklere ve yabancı süreçlerine yansımaları merak ediliyor. TCMB rezervleri, yabancıların pay senetleri ve tahvil bonodaki alım satımları, yurtiçi yerleşiklerin döviz durumlarındaki değişimler netlik kazanacak. 29 Ağustos ile biten haftada; Yabancı yatırımcılar pay senetlerinde 139 milyon dolarlık satış yaparken tahvil bonoda 763 milyon dolarlık alım yaptılar. Son haftalarda pay senetlerinde büyük ölçüde olmasa da ısrarlı alımları vardı. Birebir hafta TCMB brüt rezervleri 2 milyar dolarlık artışla 178 milyar dolara yükselirken swap hariç net rezervler 2.2 milyar dolar yükselişle 56.9 milyar dolara çıktı. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı ise 2.8 milyar dolar düşüşle 193 milyar dolara geriledi. Siyasi gelişmelerin bilgilere yansımalarını önümüzdeki hafta test etme imkânımız olacak. Türkiye’nin 5 yıllık ülke risk puanı (CDS) 265 düzeyinden 272’ye kadar yükselip tekrar 267 düzeyine geri çekildi. Bariz bir artış gözlenmedi.

Yukarıda yer alan bilgiler tavsiye niteliği taşımayıp yatırım danışmanlığı kapsamında değildir, yatırımcı profilinize uymayabilir.

patronlardunyasi.com