Cumhurbaşkanlığı Kabinesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Erdoğan yaklaşık 3.5 saat süren toplantının akabinde açıklamalarda bulunuyor. ABD Başkanı Donald Trump’la Beyaz Saray’da yaptığı görüşmeye ait değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
‘100 MİLYAR DOLARLIK TİCARET MAKSADINA ULAŞMAK İÇİN İSTİŞARE ETTİK’
“New York’taki temaslarımızın akabinde Amerikan Lideri sayın Trump’ın davetine icabetle bir ziyaret gerçekleştirdik. Beyaz Saray’da sayın Trump ve heyetiyle kapsamlı ve içerikli bir görüşmemiz oldu. İkili ticaret, güç, yatırım, savunma sanayi başta olmak üzere birçok hususu kendisiyle dostça ortamda ele aldık. Sayın Trump’ın ilk döneminde belirlediğimiz 100 milyar dolarlık ticaret amacına ulaşmak için atılacak adımları istişare ettik. Gazze mezalimi, Rusya-Ukrayna savaşı ve bölgedeki gelişmeler, Suriye’deki istikrarın koruması konuları da detaylı formda değerlendirdik.
Siyasetçisiyle, gazetecisiyle, yorumcusuyla, muhalefetin tam bir cinnet halinde Amerika ziyaretimizi kötülemeye çalışmasının tek nedeni ziyaretin olağanüstünün fevkinde başarılı geçmiş olmasıdır. Onlar öteki yeyler bekliyorlardı ancak hevesleri kursaklarında kaldı, hayal kırıklığına uğradılar. Artık bunun öfkesiyle sağa sola saldırıyorlar fakat ne yapsalar beyhude.”
‘ENERJİ SEPETİMİZİ GENİŞLETME UĞRAŞINI ARALIKSIZ SÜRDÜRÜYORUZ’
“Bizim temel prensibimiz Türkiye’nin menfaatlerini her yerde en güçlü halde savunmaktır. Milletimizin çıkarları neyi gerektiriyorsa biz 23 yıldır daima onu yaptık yarın da birebirini yapacağız. Şayet biz muhalefetin ne dediğine baksaydık Türkiye sahip olduğu alt yapı ve üst yapı yatırımlarının hiçbiren sahip olamazdı. Ne Marmaray olurdu, ne İstanbul Havalimanı olurdu, ne Togg olurdu, ne süratli trenler olurdu, ne 785 milyar metreküplük Karadeniz gazının ne de Gabar’daki petrol rezerevlerinin keşfi mümkün olurdu.
Türkiye iktisadı büyüdükçe yıllık güç talebi de artmaktadır. Güç sepetimizi genişletme eforu arılıksız sürdürüyoruz. Bir taraftan arama ve sondaj faaliyetlerimizle kendi yer altı kaynaklarımızı ortaya çıkarırken başka taraftan kaynak çeşitlendirmeye gidiyoruz. Tek bir gayemiz vardır, o da Türikey’nin artan güç talebinin sıkıntısız, muteber, kesintisiz bir biçimde karşılanmasıdır.”
‘500’ÜNCÜ UÇAK ÖNÜMÜZDEKİ AYLARDA FİLOYA DAHİL OLACAK’
“Rusya-Ukrayna savaşının birinci periyodunda Avrupa’nın yaşadğı problemler bu siyasetimizin ne kadar isabetli olduğunu göstermiştir. İmzaladığmız mukaveleler sayesinde hem endüstride çarkların dönmesini hem de vatandaşlarımızın kışı rahat geçirmesini sağladık. Başka tedarikçi ülkeler üzere Amerika’yı da kıymetli bir ortak olarak görüyoruz. Doğalgaz ve nükleer güce dair imzalanan mutabakat bu istikamette atılmış çok stratejik bir adım olmuştur.
Türkiye’nin havayolu nakliyatında son yıllarda kat ettiği büyük aralık herkesin takdirini toplamaktadır. Şu sayılara ekranları başında bizi izleyen vatandaşlarımızın dikkat etmesini bilhassa rica ediyorum. 2002 yılında 10,4 milyon yolcuya hizmet veren THY’nin filosu yalnızca 65 uçaktan, uçuş ağı ise 103 destinasyondan oluşuyordu. 2024 sonu itibariyle yıllık yolcu sayısı 85 milyona ulaşırken filo büyüklüğü 470’in üzerine çıkmış, uçuş ağı ise 350 destinasyona yükselmiştir. Böylelikle yolcu sayısında 8 kattan fazla, uçak sayısında 7 kata yakın uçuş noktasında ise 3 katı aşan bir artış yaşanmıştır. Şirketimizin 2025 gayesi ise 90 milyonun üzerinde yolcu taşımaktır. Filoya 2006’da 100’üncü, 2012’de 200’üncü, 2016’da 300’üncü, 2023 yılında 400’üncü uçak katılmıştır. 500’üncü uçak da önümüzdeki aylarda filoya dahil olacaktır.”
‘THY’NİN 2033 YILI FİLO GAYESİ 813 UÇAKTIR’
“Şirketimizin 100’üncü yılını kutlayacağı 2033 yılı filo amacı ise 813 uçaktır. Gerek Airbus 2023’te verilen 335 uçak siparişi, gerekse eylül 2025’te Boeing firmasına verilen 225 uçaklık siparişi buna yönelik hazırlıklardır. Uçak almak, muhalefetin sandığı üzere bakkaldan süt almaya benzemez. Gereksiniminizi belirleyecek, planlamasını yapacak, sonra görüşecek, pazarlık edecek, sonuçta uzun müzakereler sonunda mutabakata varacaksınız. Birebir yaklaşım özel havacılık şirketlerimiz için de geçerlidir. Yani ortada ana muhalefetin saçmalıklarından öte Türk havacılığını daha da güçlendirmeyi amaçlayan uzun vadeli bir vizyon bulunuyor. Tabi rüşvetsiz selam dahi almayanların bunu anlamasını beklemiyoruz. Gırtlaklarına kadar yolsuzluğa batanlara tavsiyemiz akıllarının ermediği hususlarda büyük laf etmesinler, bizi de lütfen kendileriyle karıştırmasınlar. Ana muhalefetin başındaki zatın vazifesi önüne gelene çamur atmak değil. Şayet yüreği yetiyorsa genel merkezinin 13’üncü katına kadar ulaştığı söylenen rüşfet çamurunu temizlemektir. Bunun dışında yaptığı her iş boştur. Havanda su dövmekten ibarettir.
Sayın Trump’la yaptığımız görüşmenin olumlu sonuçlarını önümüzdeki devirde daima bir arada göreceğimize inanıyorum.”
patronlardunyasi.com