Dünyanın en esaslı sanat kurumlarından biri olan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının temelleri, 1826’da II. Mahmud periyodunda kurulan “Muzıka-i Hümayun” ile atıldı ve orkestra 200 yıllık tarihinde kesintiye uğramadan sanat hayatını sürdürdü.
Avusturya-Macaristan İmparatorluk Sarayı’ndan İstanbul’a davet edilen bestekar ve müzisyen Giuseppe Donizetti bir müddet sonra Muzıka-i Hümayun’un şefliğine getirildi.
Çoksesli müzik kültürünü kısa vakitte benimseyerek, kurumsallaşan orkestra, 27 Nisan 1924’te Mustafa Kemal Atatürk’ün buyruğu ile Ankara’ya taşındı.
Yeni bir anlayışla, halkın kültür ve sanat seviyesini yükseltmek maksadıyla faaliyet gösteren orkestra, Cumhuriyet ile birlikte öncü bir sanat kurumu niteliği kazandı.
Atatürk’ün buyruğuyla 1932’de “Riyaseti Cumhur Filarmoni Orkestrası” ismini alan orkestra, Cumhuriyet tarihinin ilk müzik kurumu oldu. Çıkarılan kanunlarla orkestra, 1957’de “Riyaseti Cumhur Senfoni Orkestrası”, 1970’de ise bugünkü “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası” ismini aldı.
2025-2026 sanat döneminde 200. yılını kutlamaya hazırlanan Orkestranın, CSO Daimi Şefi Cemi’i Can Deliorman idaresindeki provaları sürüyor.
Orkestra, 3 Ekim’de CSO Ada Ankara’da düzenlenecek dönem açılışı ve 200. yıl kutlamaları birinci konserinde sanatseverlerle buluşacak.
“200. YIL DÜNYADA ÇOK AZ SANAT KURUMUNA NASİP OLAN BİR DÖNÜM NOKTASI”
CSO Daimi Şefi Cemi’i Can Deliorman, konser provasında yaptığı açıklamada, CSO’nun 200. yılının sanat hayatı için kıymetli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı.
CSO’nun Türkiye’nin sahip olduğu en kıymetli kültür mirası ve hazinesi olduğunu belirten Deliorman, “Çok esaslı, çok derin ve öncü bir orkestra. Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası bir amiral gemisi.” sözlerini kullandı.
Son yıllarda yeni salonlarında kusursuz dönemlere imza attıklarını, her dönem seyirci sayısını ve aktiflikleri katbekat artırdıklarını anımsatan Deliorman, “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, öbür sanat kurumlarının doğmasında da öncü olmuştur. Bunun motivasyonu ve heyecanı çok hoş. Nihayet 200. döneme merhaba diyoruz. 200. yıl dünyada çok az sanat kurumuna nasip olan bir dönüm noktası ve bir kutlama, bir coşku, tahminen yeni bir başlangıç.” diye konuştu.
“ORKESTRA ‘7 BÖLGE, 7 İL’ BAŞLIĞINDA ÜLKENİN DÖRT BİR TARAFINA GİDECEK”
Orkestranın, sanat gayelerinin, üretiminin daima daha nitelikli hale getirilmesinin, daha çok beşere, kalbe dokunmaya çalışmanın çabasında olduklarını lisana getiren Deliorman, 7’den 70’e ülkenin her yanında, her yaş kümesinden beşere net bir biçimde ulaştıklarını kaydetti.
Şef Deliorman, yeni dönemin içeriğine ait şu bilgileri verdi:
“Bu dönem özel güçlü bir içerik hazırladık. 200. yılı taçlandıracak bir dönem içeriği oldu. Orkestramızın 200. yılında Türkiye prömiyeri olacak eserler var. Günümüz teknolojisine dokunan, yeni medyayı içeren konserler, inovatif projelerimiz olacak. Orkestra bu dönem ‘7 Bölge, 7 İl’ başlığında ülkenin dört bir tarafına gidecek, tüm Türkiye’ye orkestrayı ulaştıracağız. Rusya turnemiz var. Dünyanın en büyük kültür metropolünü olan St. Petersburg ve Moskova’nın kıymetli konser salonlarında yalnızca Türk bestekarlardan oluşan şahane bir konserler programı sergileyeceğiz. Anadolu ezgileri, Ulvi Cemal Erkin’in kusursuz senfonisi, Ferit Tüzün konserimizde seslendirilecek. Rus dinleyicisine hoş bir konser sunacağız fakat yalnızca Rusya’da değil, tüm dünyada ses getirecek konserler olduğunu düşünüyorum. Zira iki konser salonunun niteliği de çok üst seviye.”
Bu dönem eser seçimlerinin ayrıntılı formda incelendiğini ve dünyadaki yıldız sanatkarlar ve orkestra şeflerinin davet edildiğini belirten Deliorman, “Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, tarihinin en güçlü konser dönemlerinden bir adedini bu dönem gerçekleştiriyor olacak.” dedi.
SEZON AÇILIŞ KONSERİNDE DİNLEYİCİ ORKESTRA TARİHİNDE SEYAHATE ÇIKARACAK
CSO Ada Ankara Ziraat Bankası Ana Salon’da yapılacak konserin sembolik manada niteliğinin büyük olduğunun altını çizen Deliorman, TRT işbirliği ile bir program hazırladıklarını söyledi.
TRT’nin bu sene CSO’nun tarihini anlatan “200 Yıllık Miras” ismiyle belgesel hazırlamayı sürdürdüğünü aktaran Deliorman, şunları kaydetti:
“Konserde seyircimizi orkestra tarihinde seyahate çıkaralım istedik. Bu orkestra nasıl kuruldu, neler oldu? Tüm 200 yıl boyunca orkestranın mihenk taşı diyebileceğimiz devirlerinde hangi eserler çalındı? Bunu çıkardık ve 5-6 yapıtlık seriye böldük. Dinleyicimiz, TRT’nin hazırladığı görsellerle birlikte konserde orkestra tarihinde bir seyahate çıkacak. Orkestranın sahnesinde yer bulan, unutamadığımız yüzlerce solist, şef, konuk sanatçı ve emekli sanatkarların olduğu bir ‘hatıralar geçidi’ kısmı hazırladık. Günümüz CSO’yu ve yeni binayı da anlatan 1,5 saatlik konserde seyircimizle buluşacağız.”
Orkestranın tüm takımıyla sahnede olacağını lisana getiren Deliorman, Devlet Çoksesli Korosu ve TSK Armoni Mızıkası sanatkarlarının da konserde bulunacağını kelamlarına ekledi.
CSO’NUN KESİNTİSİZ 200 YILLIK TARİHÎ SERÜVENİ PEK ÇOK AKTİFLİKLE SUNULACAK
CSO Müdürü, flüt sanatçısı Sibel Ayhan Bayer de Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın 200. yılına tanıklık etmenin çok büyük bir gurur ve onur olduğunu vurguladı.
Uzun müddettir bu döneme hazırlandıklarını belirten Bayer, ülkedeki pek çok kültür sanat ve eğitim kurumları ile opera ve konservatuvarların 200. yılı için dönem boyunca orkestra ile olacaklarını kaydetti.
“CSO’nun kesintisiz 200 yıllık tarihî serüvenini konser salonlarımızda pek çok farklı konsepte seyircimizle buluşturacağız.” diyen Bayer, bu dönemin çok özel hazırlandığını söyledi.
“‘CSO’YA TARİHİNİ GETİR’ KAMPANYASINI BAŞLATIYORUZ”
Genç nesil konserleri ve eğitim konserleri üzere rutin programların dönem boyunca devam edeceğini aktaran Bayer, orkestranın, yeni yıl konseri, bayramlar, anma ve kutlama haftalarında da seyirciyle buluşacağını tabir etti.
Bayer, “Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı Senfoni Orkestrası ve koroları, Ankara Devlet Opera ve Balesi, İzmir Devlet Senfoni Orkestrası bizimle olacak. Sevda Cenap-And Vakfının Ankara Müzik Şenliği’nin kapanışını yapacağız. Programın içerisinde seyircilerimiz kültür sanat tarihimize de tanıklık edecek.” tabirlerini kullandı.
Sanatçıların varoluşunun seyircilerin orkestra ile kopmayan güçlü bağından kaynaklandığına değinen Bayer, şunları kaydetti:
“‘CSO’ya Tarihini Getir’ kampanyasını başlatıyoruz. Bunun sebebi kendi tarihimize ek olarak seyircilerimizin gözünden ferdi arşivlerini arşivimize ekleyerek daha geniş bir kitleye ulaşmak ve anıların, fotoğrafların depolanmasını sağlamak. Seyircilerimiz solistlerle çekilmiş fotoları yahut kendi gözlerinden CSO’yu çektikleri fotoğrafları da getirebilirler. Sonrasında bu fotolar sergilenecek. ‘[email protected]’ adresinden fotoları ulaştırabilirler.”
Bayer, 200. yıla yönelik Tanıtma Genel Müdürlüğünün CSO’nun anısına 200. yıl klibini çektiğini, kendi fotoğraf arşivlerinden de ileriki günlerde stant yapmayı planladıklarını ve tekrar bu döneminin onuruna orkestrayı anlatan bir kitap çıkacağını da söyledi.
Sibel Ayhan Bayer, “Bizim en değerli varoluş etkenimiz seyircilerimiz. Salonda onların gücü bize geçti, takviyelerini daima hissettik. Daha birçok 100. yıllarda kültür ve sanatın var olması için hoş bir dönem geçirmeyi diliyoruz.” dedi.
patronlardunyasi.com