Enerji güvenliğinde ilk adım atıldı: Yerli LFP batarya hücresi üretimi yolda
Feramuz ERDİN
Türkiye’ye yaklaşık 30 bin megawat saatlik bir ulusal güç depolama imkanı sağlamak üzere geçen yıl başlatılan sürecin artık sonuna gelindi. Gerekli tüm koşulları yerine getiren Aksa Güç, Mersin Rüzgar Gücü Santrali (RES) için tüm müsaade süreçlerini tamamlayarak Güç Piyasası Düzenleme Kurumu’ndan (EPDK) depolamalı yenilenebilir güç üretim lisansını aldı. Bu alanda birçok şirketin ön lisans süreci ise hala devam ediyor.
MİLLİ GÜVENLİK KONUSU
Dünya elektrik gücünü verimli formda kullanmanın yollarını ararken, ortaya çıkan yeni teknolojiler bunu, hem maliyet hem de süreklilik açısından mümkün kılıyor. Gücün sürekliliği, depolanması ve gereksinim duyulan anda erişilebilir olması bir ülkenin üretim ve tedarik zincirlerinin güvenliği açısından çok değer taşıyor. Yenilenebilir güç kaynaklarına yapılan yatırımın verimliliği de tekrar lakin gereksinim fazlası gücün anlık olarak depolanması sayesinde mümkün olabiliyor.
PETROL ZENGİNİ ÜLKELERİN BİLE ÖNCELİĞİ OLDU
Normalde petrol zengini olarak da bilinen ve ortalarında Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin de bulunduğu ülkeler yenilenebilir kaynaklardan elde edilen elekrik gücünün depolanması için büyük ölçekli projeler yürütüyorlar. Suudi Arabistan, ortalarında NEOM üzere futuristik inşaat projelerinin de bulunduğu bir kapsamda 2026 yılına kadar 33 bin megawat saatlik bir elektrik depolama projesine ulaşmayı hedefliyor. BAE ise denizden tatlı su üretme üzere kamu hizmetleri ile kimi çok güç sarfiyatı gerektiren özel kesim hizmetlerini kapsayan bir ekip güç depolama hizmetlerini faaliyete geçirmeyehazırlanıyor. Birebir biçimde güneş ve rüzgar gücünden varlıklı olan Afrika ülkeleri de güç depolama alanında süratle aksiyonlar alıyor. Afrika genelinde depolama kapasitesinin 2025 yılında bir evvelki yıla nazaran yüzde 44’lük bir sıçrama yapması bekleniyor.
AB VE İNGİLTERE’NİN TOPLAM DEPOLAMA AMACI 270 BİN MEGAWAT SAAT
2030 yılına kadar 270 bin megawat saat üzerinde bir depolama kapasitesine sahip olmayı planlayan AB’de şu anda 60 bin megawat saatlik depolama kapasitesi kurulmuş durumda. Hala inşa kademesinde olan 60 bin megawat saatlik kapasite de bu sayıya eklendiğinde önümüzdeki bir yıl içinde AB ve İngiltere’nin toplamda 120 bin megawat saatlik depolama kapasitesine sahip olması bekleniyor. Yeşil Mutabakatı mucibince AB’nin yenilenebilir güç kaynaklarına yönelimi devam ediyor.
“HEDEFİMİZ TÜRKİYE’DE LFP BATARYA HÜCRESİ ÜRETMEK”
Enerji depolama sistemleri alanında dünyaca ünlü iki firmanın Türkiye, Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) bölgesi temsilciliğini yapan Selin Mümessillik A.Ş yönetim kurulu üyesi Kenan Onan PD’ne yaptığı açıklamada, güç güvenliğinin değerine dikkat çekerek, Türkiye’nin bugün birinci adımı atmasının sevindirici olduğu kadar stratejik bir karar olduğunu söyledi.
“Enerji güvenliğini sağlamanın en değerli basamağı, onu depolamak ve gereksinim halinde kullanabilmektir. Aslında burada depolanan ve daima depoda bekleyen bir güçten bahsetmiyoruz. Birebir akaryakıtta olduğu üzere, rezerv olarak tutulan ve kullanıldıkça daima yinelenen bir depolama kapasitesinin varlığından kelam ediyoruz. Bu alanda her ne kadar yeni teknolojilerin varlığından yahut keşfinden kelam edilse bile kaliteli hücrelerden oluşan ve yapay zeka dayanaklı yazılımlarla desteklenen LFP, yani, yaygın bilinen ismiyle lityum demir fosfat teknolojisi şu anda en verimlisidir. Uzun ömürlü bataryalar kullanıcıların maliyet kaygısını de gidermektedir. Türkiye’nin, muhtaçlığı olan 30 bin megawat saatlik depolama kapasitesini en kısa müddette ve en az maliyetle tamamlamak için, bu alandaki global talebi de dikkate alarak, süratli ve planlı bir strateji yürütmesi gereklidir. Biz de bir sonraki adımda, yabancı yatırımcı ortaklarımızla gerekli teknolojiyi getirerek bu stratejik eserleri büsbütün Türkiye’de üretmeyi hedefliyoruz. Türkiye’nin LFP batarya hücresi üretebilir pozisyona gelmesi, tıpkı savunma sanayiinde olduğu üzere, bir öbür çok değerli stratejik sıçrama noktası olacaktır.”
patronlardunyasi.com
