Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Orta Vadeli Programı (OVP) açıkladı. Yılmaz, Türkiye’nin 2026 yılında 3,8, 2027 yılında 4,3, 2028 yılında 5,0 büyümesinin hedeflendiğini ve enflasyonun ise 2025’te yüzde 28,5, 2026 yıl sonunda yüzde 16, 2027 yılında yüzde 9, 2028 yılında yüzde 8 olmasının hedeflendiğini açıkladı.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz’ın gerçeleştirdiği OVP sunumunun akabinde soru-cevap kısmına geçildi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de yöneltilen birtakım sorulara karşılık verdi.
“ENFLASYON 30’UN ALTINA GERÇEK BİR TREND İÇERİSİNDE”
Bakan Şimşek enflasyon ile ilgili yöneltilen soruya, “Enflasyon 30’un altına yanlışsız bir trendin içinde. Fiyat istikrarına gerçek güçlü adımlarla ilerliyoruz. Bütüncül ve tam bir uyum içerisinde dezenflasyon süreci yönetiliyor. Bütçe açığının ulusal gelire oranının düşmesi dezenflasyona dayanak demek. Bunda da kıymetli bir ara aldık. Yönetilen, yönlendirilen fiyatlarda daima gayesi önceliklendirdik. Bundan sonra da o denli olacak” biçiminde kıymetlendirdi.
“KAMUDA TASARRUFTA KARARLIYIZ VE SONUÇ ALIYORUZ”
Şimşek kamuda tasarruf ile ilgili ise, “Kamuda tasarruf konusunda kararlıyız ve sonuç alıyoruz. Kamunun tüm harcamaları tasarruf genelgesi kapsamında. Tüm harcamaların bütçe içindeki hissesi geçen sene yüzde 3.1’e düştü. Tasarruf genelgesi sayesinde kamunun yaptığı harcamaları yaklaşık yüzde 33 düşürdük. Bunu nominal olarak görmezsiniz alışılmış. Kıymetli olan yüzde 4.6’dan yüzde 3.1’e düşmüş olması. Evvelki 10 yılda harcamalar bütçe kanunun ön gördüğünün yüzde 9.1 üzerinde seyretmiş. 10 yıllık performans bütçe harcamalarında üst hakikat sapma yüzde 9’un üzerinde. Bütçe harcama limiti 100 lira ise 96.7 lira harcadık. Yüzde 3.3 seviyesinde harcamaları aşağıda tuttuk. Bunlar faiz dışı harcamalar. Bu sene de faiz dışı harcamalar da benzeri olacak. Üst eşiğin, öngördüğünün yüzde 1.2 altında olacağız” dedi.
“SON BİR HAFTADA PİYASALARDA RASTGELE BİR OLAĞANDIŞI HAREKETLİLİK KELAM KONUSU DEĞİL”
Bakan Mehmet Şimşek, CHP’de kurultay süreçleri, davalar, rezervlerdeki dalgalanma ve piyasalara yönelik yaptığı değerlendirmede, “2 Nisan’da Trump’ın başlattığı ticaret savaşlarının tesiri ile 19 Mart sonrası süreci büsbütün ayrıştıramayız, çok güç. Üst üste geldi. İsrail – İran savaşı da o denli. Son bir haftada, dün gecede de bugünde de piyasalarda rastgele bir olağandışı hareketlilik kelam konusu değil. İç ve dış şokların tesiri, büyümeyi ve faizlerdeki düşüşü bir ölçü sınırlamış olabilir. Lakin gerçek reaksiyon verdik. Kararlı bir biçimde dezenflasyon programını önceliklendirdik ve sonuç aldık. Türkiye’deki rezervler martta eriştiğimiz tepenin brüt olarak daha üstünde. Risk primimiz o periyoda yakın. Faizlerde yükseliş oldu, önemli bir formda geri geldi. Programda tüm bunlara karşın dayanıklılık nettir” şeklinde söz etti.
patronlardunyasi.com