Kartalkaya faciası davasında 2’inci duruşma: Ailesiyle kimseye haber vermeden kaçan Genel Müdür Emir Aras’ın savunmasına tepki

Grand Kartal Otel’in sahibi Halit Ergül’ün eşi ve otelin yönetim kurulu üyesi Emine Murtezaoğlu Ergül, savunmasında evvelki savunmalarına katıldığını söyledi.

Otelin sahibi Halit Ergül ise savunmasına “Vahim olayda evvelki beyanlarımı tekrar ederim. Olayın olacağını bilsem kendim, eşim ve çocuklarımı otelde yatırmam, kendim kapatırdım” diye başlayınca mağdur avukatları, ‘Katil’ diyerek bağırdı. Ergül, yangının büyüme nedeninin LNG olduğunu söylerken, otelde kendisinin, eşinin, çocuklarının ile konuklarının kaldığını yineledi. Ergül’ün avukatının savunma yaptığı sırada da mağdur yakınları, reaksiyon gösterdi.

‘AVUKATLARA TEHDİT’ İDDİASI

Yangında 8 yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin, Halit Ergül’e, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısını tanıyıp tanımadığını sordu. Ergül, üyesi olduğu ajansın yönetim kurulu üyesi olduğu için tanıdığını söyledi. Tutuklu sanık Ergül, avukat Gültekin’in kentte bulunan avukatları tehdit ettiğini ve avukatının bu duruşmaya gelemediğini öne sürdü. Halit Ergül, “Otelinizde kalan Vilayet Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkililerinden hesap alınmaması tarafında talimatınız var mı?” sorusuna “Hatırlamıyorum” karşılığını verdi.

SANIKLAR SAVUNMA YAPMAYA BAŞLADI

Grand Kartal Otel’deki yangın faciasına ait davanın ikinci duruşması, mahkeme salonu haline getirilen Toplumsal Bilimler Lisesi spor salonunda başladı. Duruşmada sanıklar ile yangında hayatını kaybedenlerin yakınları ve avukatları hazır bulundu. Mahkemede, davaya yeni eklenen 4 yeni müştekiye ait birleştirilmiş iddianameye dair sanıkların savunmaları alındı.

Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir, yangının yaşandığı Grand Kartal Otel ile ilgili resmi bir ilişkisinin olmadığını savunarak, “Grand Kartal Otel’de bir sorumluluğum olmadığını, misyon yerimin Gazelle Otel olduğunu herkes bilmektedir. Yangının sorumlusu üzere suçlanmayı kabul etmiyorum. Savcılık kurban üzere beni seçmiştir. Kurban edilmek istenmemi anlayamıyorum. Savcılık eksik bilgiyle kimseyi hatalı ilan etmemelidir” dedi.

FQC Küresel Sertifikasyon A.Ş. çalışanı Aleyna Beşinci, evvelki savunmalarını motamot tekrar ettiğini ve ekleyeceği bir şey olmadığını söyledi.

FQC Küresel Sertifikasyon A.Ş. sahibi Ali Ağaoğlu, daha evvel sunduğu evrakların ardında olduğunu belirterek, “Sürdürülebilir Turizm Sertifikasyonu önlemleri kapsamıyor. Yalnızca sürdürülebilir turizm kontrolü yapılmış. Kendimle ilgili suçlamaları kabul etmiyorum” diye konuştu.

Elektrik teknisyeni Bayram Ütkü, savunmasında, “Kartal Otel’in teknik sorumlusuyum. Yangınla ilgili hiçbir kabahatim yok. Yangından insanları kurtarmaya çalıştım ve bu sırada yaralanarak ağır bakımda yattım. Yangınla ilgili hiçbir kabahatim yoktur. Bana yangın anında elektrikleri kesin dendi. AFAD yahut itfaiye dedi diye hatırlıyorum” sözlerini kullandı.

‘İL ÖZEL İDARESİ’NİN DENETLEME SORUMLULUĞU YOK’

İl Özel Yönetim Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, kontrollerin Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapıldığının somut örneklerle belirli olduğunu belirterek, “İl Özel İdare’nin denetleme sorumluluğu yok. Otelin süreçlerinde hiçbir imzam bile yoktur. Yapılan kontrollerin hiçbirinde de bulunmadım. Kontrol yapma üzere bir vazifem de yok. Haberim olmayan bir işten sorumlu olmam düşünülemez. Yangınla ilgili illiyet bağı kurulacak hiçbir misyonum yoktur. İşçi alma konusunda bir yetkim yoktur. Sıfır illiyet manasında bir beşerim. Hasebiyle tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum” dedi.

Grand Kartal Otel muhasebe çalışanı Cemal Özer ise savunmasında, “İlk mahkemede söylediklerimi tekrar ediyorum. Ben yalnızca itfaiye takımı ile kontrole iştirak ettim ve bu yüzden 8 aydır tutukluyum” diye konuştu.

Otel sahibi Halit Ergül’ün kızı ve yönetim kurulu üyesi Ceyda Hacıbekiroğlu, otelde yetkisinin olmadığını sav ederek, “Daha evvelki beyanlarıma katılıyorum. “Olaydan sonra babam tutuklanınca ‘Bir gün ölürsem ne yaparsınız diye sorardım, o gün bugündür.’ haberini gönderdi. Ben de o denli düşündüm. Avukat ile görüştüm, ne yapılması gerekiyorsa yapalım dedim. Zelzeleden sonra her binanın sağlamlığı denetim ediliyorsa, tüm Türkiye’de yangın denetimleri yapıldı. Birçok otelin kapatıldığını duyduk. Babam da olmadığı için WhatsApp kümesi oluşturduk ve orada bulundum. Onun dışında benim otelde yetkim ve sorumluluğum yoktur” dedi.

Hacıbekiroğlu’nun savunması sırasında mağdurlar ve avukatları, kendisinin palavra söylediğini sav ederek reaksiyon gösterdi.

ÖLENLERİN YAKINLARINDAN OTEL SAHİBİNİN DAMADINA TEPKİ

Grand Kartal Otel’in sahibi Halit Ergül’ün damadı ve yönetim kurulu üyesi Buyruk Aras ise “Ben bu otelde yangının süratle yayılacağını bilseydim kendi çocuğumu, eşimi otelde bırakır mıydım? Ben kendim kalır mıydım? İmgelerin beni ortaya çıkaracağını biliyorum. Ben bağırdım sandım, o denli hatırlıyorum. Çıkarken ‘yangın var’ diye bağırdım. Kamera bizi arttan çekiyor. Koridorun sonunda duman var, ben o dumana odaklanmışım. Hatta konuşma kayıtlarında ‘alarmı açın’ demişim. Bunu hatırlamadığım için mahkeme huzurunda söylememiştim lakin kayıtlarda çıktı” diye konuştu. Aras’ın kelamlarına müştekiler, “Ses çıkartsanız bizim canlarımız yaşayacaktı. Katiller” diyerek reaksiyon gösterdi.

patronlardunyasi.com