KKTC’de, İsrail’in 2 bin paravan şirketle kıyılarda ve kritik bölgelerde arazi topladığı iddiaları büyük rahatsızlık yarattı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) İsrail’in 2 bin paravan şirketle, adanın kritik yerlerinde topraklar toplamasına karşı tedbir alınması talepleri geliyor.
Türkiye gazetesinden Yılmaz Bilgen, Ada’daki izlenimlerini yazdı. Bilgen, “Gaziveren’den başlayan ve Erenköy’e uzanan 118 kilometrelik kuzey şeridinin neredeyse tamamı İsrailli şirketlerin direkt ya da dolaylı işgaline girmiş durumda. Yeniden Geçitkale’den başlayıp Karpaz Marina’da biten 95 kilometre uzunluğundaki güney kıyısında da durum farklı değil. Yol uzunluğu konuştuğumuz köylüler yakın vakitte tüm kıyı şeridinde Kıbrıslılara ilişkin tek bir arazi kalmayacağını, Kuzey Kıbrıs’ın siyonistler tarafından kanlı paralarla esir alınmaya çalışıldığını belirtti” diye yazdı.

Bilgen’in haberine nazaran, genelinde İsrail işgaline en fazla dikkat çeken isimlerden Ulusal Birlik Partisi (UBP) İskele Milletvekili Yasemin Öztürk, bu görünümün bütün Türk milletinin uykularını kaçırması gerektiğini belirterek “Sınır uzunluklarında âdeta İsrail işgaline hazırlık yapılıyor” dedi.

Türkiye’den bilhassa ilgili kurumlardan temsilcilerin Kuzey Kıbrıs’taki siyonist işgali yerinde görmelerini isteyen UBP Milletvekili Öztürk, şunları kaydetti:

“Biz çok açık bir işgalle karşı karşıyayız. Birinci vakitler bize karşı çıkanlar Güney’in durumunu gördü. İsrailli yetkililer de artık açıkça ‘Kıbrıs bir Yahudi adasıdır’ demeye başladı. Lübnan, Golan, Batı Şeria ve Gazze’nin durumu ortada. Bu türlü bir vasatta kıyı uzunluğu İsrail işgaline daha ne kadar sessiz kalınabilir. Türkiye gazetesinin haberleri şok tesiri yaptı. Kimileri topladığı yerleri satıp kaçtı lakin büyük çaplı teşebbüsler hala devam ediyor. Artık direkt değil kurdurdukları 2 bine yakın paravan şirketle yeni topraklar topluyorlar. Zira amaçları tüm kıyı uzunluğu Yahudi kolonileri kurmak. Bunu da belli oranda başardılar. İnşa ettikleri siteleri kapatıp yalnızca Musevilere ilişkin yerleşim ünitelerine çeviriyorlar. Bu siteler gelecekte birer Yahudi kalelerine dönüştürülecek. Millet olarak uyanmak zorundayız.”

DAĞ TAŞ YAHUDİ YERİ OLDU

Yahudi sermayesinin en büyük sitelerini inşa ettiği Mehmetçik bölgesinde kasaba sakinlerinden Ali Sanatkâr da Türk yerlerinin nasıl Yahudi sermayesi hâline dönüştüğünü anlattı. “Bizi ellerindeki kanlı parayla esir etmeye çalışıyorlar” diyen Sanatkâr, işgali şöyle özetledi:

Gözleri dönmüş biçimde buraya saldırdılar. Acı olan şey ise bizimle direkt muhatap olan hiçbir Yahudi yok. Burada onlarla iş birliği yapan emlakçılar, müteahhitler bizimle pazarlık ediyor. Siyonistler maşalarıyla vatanımızı işgal ediyor. Burada kurtuluş gayretimizin sembolü olan Yıldıztepe isimli bir anıt zirvemiz var. Orayı dahi satın almışlar. Yalnızca denize yakın bölgeler değil dağ, taş Yahudi yeri oldu. İnsanların direnecek gücü kalmadı. Çok fazla baskı var. Birçoğu satıp kaçmakta buluyor devayı.

KKTC VATANDAŞLIĞI VERİLMİŞ

Yine ağır inşaat alanlarında Kaplıca kasabasında konuştuğumuz muhtar Âdem Poyraz ise olayın turizm faaliyeti olmaktan çoktan çıktığını söyledi. Kendi köyü dâhil bölgede tarım toprağı kalmadığını vurgulayan muhtar Poyraz, bu durumda yakın periyot buralarda hiçbir Türk’ün kalmayacağını ve binlerce kilometrelik alanın Yahudi şeridine döneceğini söyledi.

Daha evvelki haberlerin akabinde alınan birtakım önlemler sebebiyle siyonist Musevilere ilişkin birçok inşaat firması tabelalarını sökmüş. Yerlerine ise Kıbrıslı şahıslar üzerine kurdurdukları paravan şirket tabelalarını asmış.

KAÇAK LİMAN İNŞA ETTİLER

Lafkoşa’da görüştüğümüz yetkililer de bu sinsi işgalin arkasındaki isimlerden Simon A. başta olmak üzere kimilerine KKTC vatandaşlığı verildiği bilgisini paylaştı. Bir başka değerli nokta işgalci siyonistler ortasında Mossad’da etkin vazife almış şahsılarında yer alıyor olması. Museviler tarafından yapılan inşaatların bir kısmı, Kıbrıs’taki stratejik askerî tesislere yakınlığı yanında ülkenin en kıymetli petrol rafinerisi ve elektrik üretim tesislerini de büyük oranda çevrelemiş durumda. Yol uzunluğu görüntülediğimiz sayısız yeni site ve devam eden inşaatlar yanında bir de Museviler tarafından satın alınan ve çitlerle çevrelenmiş arazi kümeleri mevcut. Kumarhanelerin dolaylı olarak Musevilerin idaresine geçtiği ileri sürülürken işgalin, Esentepe mevkiinin Hayfa’ya bakan sahil kısmında kaçak liman inşasına kadar taşındığı kaydedildi.

patronlardunyasi.com