Türk hazır giyim yatırımları Mısır’a kayarken dış ticaret dengesi tersine döndü: Yüksek maliyetler sektörü yurt dışına itiyor
Türk hazır giysi kesiminde üretim maliyetlerinin artması, birçok firmanın yurtdışına yönelmesine neden olurken, bilhassa Mısır’da hızlanan Türk yatırımları Türkiye’nin ticaret istikrarında besbelli bir değişime yol açtı. 2022 öncesine kadar Mısır’a dış ticaret fazlası veren hazır giysi dalı, son yıllarda yaşanan yatırım dalgası ve Özgür Ticaret Anlaşması’nın (STA) tesiriyle ithalata yönelerek dış ticaret fazlasının açığa dönüşmesine yol açtı.
Gelişmelere paralel olarak 2021’de 118 milyon dolar olan hazır giysi bölümünün Mısır’a dış ticaret fazlası, 2022’de 31 milyon dolar, 2023’de 136 milyon dolar ve 2024’te ise 171 milyon dolar dış ticaret açığına dönüştü. Bu yıl yalnızca ocak ayında ise dış ticaret açığı 27 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu sayı geçen yılın tıpkı devrine nazaran yüzde 50 artışı işaret ediyor. Tüm bu gelişmelere paralel olarak Mısır, Çin’in akabinde Türkiye’nin en fazla konfeksiyon ithalatı yaptığı ikinci ülke pozisyonuna yükselirken, Türkiye ise ABD’nin akabinde Mısır’ın en fazla ihracat yaptığı ikinci ithalat pazarı oldu.
İŞÇİLİK MALİYETİ 5 KAT DAHA DÜŞÜK
Son bilgilere nazaran Türkiye’de personellik fiyatları bin doları aşarken Mısır’da bu sayı 200 dolar düzeylerinde bulunuyor. Bu durum bilhassa yüksek hacimli üretim yapmak isteyen yatırımcılar için büyük bir maliyet avantajı sağlıyor. Ülkenin, Avrupa Birliği ve ABD ile yaptığı ticaret muahedeleri da yatırımcılar açısından değerli avantajlar sağlıyor. Örneğin ABD ile yapılan QIZ (Qualified Industrial Zones) mutabakatı sayesinde, makul oranda İsrail girdisi içeren dokuma eserleri gümrüksüz olarak ABD’ye ihraç edilebiliyor. Ayrıca, Avrupa Birliği ile olan Özgür Ticaret Muahedesi, AB pazarına girişte de kıymetli bir avantaj sunuyor. Öte yandan ham unsura erişim konusunda da Mısır, bilhassa pamuk üretimi sayesinde güçlü bir pozisyonda bulunuyor. Mısır’da halihazırda 200’den fazla Türk dokuma fabrikası faaliyet gösteriyor. Mısır’da faaliyet gösteren yaklaşık bin 700 Türk şirketi, toplamda 3 milyar doları aşan yatırımlarıyla hem iç piyasayı destekliyor hem de ihracat potansiyelini artırıyor. Mevcut bilgilere nazaran, Mısır’ın dokuma ve konfeksiyon ihracatının yaklaşık üçte biri Türk firmaları tarafından gerçekleştiriliyor. Ülkede şu anda faaliyet gösteren en büyük Türk hazır giysi şirketleri ortasında Yeşim Küme, Tay Group, Eroğlu Giysi, Çalık Holding, LC Waikiki, Diktaş üzere birçok şirket bulunuyor.
DIŞ TİCARET AÇIĞI DEVAM EDECEK MOBİLDE OYUN KURUCU OLDUK
Ekonomim’den Yener Karadeniz’e konuşan TOBB Hazır Giysi ve Konfeksiyon Sektör Meclisi Başkanı Şeref Fayat, Türkiye ile Mısır ortasında gerçekleşen hazır giysi ticaretinin Türkiye aleyhine gelişmesinin en değerli nedenlerinden birinin Türkiye’de faaliyet gösteren yerli markaların talebi olduğunu söyledi. Fayat, “İç piyasada birçok marka rakipleri ile uğraş edebilmek için fiyat baskısı ve kıymetli olması nedeni ile Türkiye’ye sipariş veremiyor. Onların ağır talebi ile de dış ticaret açığı her geçen gün artıyor. İktisat idaresinin kura baskı uyguladığı, faiz ve enflasyonun yüksek olduğu ortamda ve bizim de masraflara yetişemediğimiz siyasetler nedeniyle bu açık artarak devam edecek” dedi. Geçtiğimiz günlerde Türkiye Giysi Sanayicileri tarafından yayınlanan bir rapora nazaran, Türkiye’de yükselen üretim ve finansman maliyetleri nedeniyle Türkiye Asya’daki rakiplerinden yüzde 61, Kuzey Afrika’dakilerden ise yüzde 46 daha değerli hale geldi.
Mısır’a talebin azalacağı bir sürece gireceğiz Fayat, Mısır’a Türk yatırımları konusunda ise yılın ikinci yarısında bir yavaşlama beklediklerine işaret ederek “Orada da kapasiteyi birden teğe büyütmenin sancılarını yaşayan Avrupalılar, Mısır’ın bunun altından kalkamayacağını düşünmeye başladı. Türkiye’yi çok ihmal ettiklerini belirtiyorlar. Şu an fiyat tutturmakta zorlansak da, iş alabilmek için çok zorluyoruz. En azından dal yılın ikinci yarısında genel sarfiyatı görüp ziyan edeceğini düşünmezse işleri alıyor. Zira Mısır’da dokuma ve hazır giysi ihracatı 5 milyar dolar düzeyinde iken bu paha Türkiye’de 30 milyar dolarlar civarında. Hasebiyle onlar şu an çok ağır talebin altından kalkamayacak boyuta geldiler bile. Bizde de finansman maliyetlerinin düştüğü ikinci yarıya Avrupa’daki talebin de arttığı bir konumda girersek oradaki eğilim azalacaktır. Tekrar dış ticaret fazlası veririz demiyorum lakin oraya talebin azalacağı bir sürece gireceğimizi öngörüyorum” dedi.
patronlardunyasi.com
